Çocuğun geçirdiği gelişim dönemlerini bilmek önemlidir. Her gelişim döneminde o döneme özgü davranışlar ortaya çıkmaktadır. Aileler bu davranışları tanır ve ayrımlarını yapabilirlerse, çocuklarıyla sağlıklı, güzel ve doyurucu ilişkilere girmekte zorlanmayacaklar; bir başka deyişle beklenti düzeyleri çocuklarının performansının üzerine çıkmayacaktır.

Eğer çocuk yaşına göre olması gereken dönemden geride kalmışsa, ya da göstermesi gereken davranışları göstermiyorsa, bu konuda bilgili olan anne baba, bulunması gereken döneme ulaşmada çocuklarına nasıl yardım edeceklerini ve ne türlü desteğe gerek olabileceğini bulabileceklerdir. Bu dönemlerin özelliklerini bilen aileler paniğe kapılmayacak, çocuğu zorlamayacaklardır. Örneğin, inatçılık dönemindeki çocukların inadını kırmaya çalışmak inadın artmasına veya yerleşip kalmasına sebep olabilmektedir. Psikologların ailelere tavsiyesi çocukla inatlaşmaktansa istenilen, uygun, sağlıklı davranışların kazandırabilmesi için başka yolların da olduğunun bilinmesidir. Çocuğu belli bir konuda veya doğrultuda zorlamaktansa, o anda konu çocuğun daha uyumlu olduğu bir başka alana kaydırılabilirse bu durumda çocukla olumsuz ilişkiye girilmemiş olunacağından ilişkiler daha güzel ve sağlıklı yürüyebilecektir. Bizim toplumumuzda inatçılık istenmeyen bir davranıştır. Ancak, inadın üzerine gitme, inadı kırabilmek için dövme ve korkutma olumsuz sonuçlar doğuracak yanlış tutumlardır.
Çocuğa belli becerileri kazandırmak bütün ailelerin istediği bir amaçtır. Ama bu konuda acele etmemek gerekmektedir. Çocuk belli bir olgunlaşma sürecinden geçmeden belli becerileri kazanamaz. Özellikle küçük yaşlardaki çocuklar bedensel bazı becerileri, rahatlıkla öğrenirler. Örneğin, bebekler bile kolayca yüzme öğrenebilirler. Çocuklar gelişimin belli dönemlerinde, belli işleri yapmaya ve öğrenmeye yatkındırlar. Konuşma yeteneğinin gelişmesi de beynin belli bir olgunluk düzeyine erişmesine bağlıdır. Bu olgunluk düzeyine ulaşan çocuk ilgi, uyarılma ve destekle bu yeteneği geliştirir. Ancak bu dönemde ilgi ve uyarılmadan yoksun kalan çocuklarda gelişme hızı düşebilmektedir. Örneğin böyle durumlarda çocuğun iki yaşında kazanması beklenen becerileri ancak üç veya dört yaşında kazanabildiği gözlenmektedir. Bu durum konuşma, emekleme, yürüme ve alt temizliği alanlarında benzer özellikler gösterir.
Çocuklar yeni kazandıkları yeteneklerinin üzerine giderler. Yürümeye başlayan çocuk, devamlı yürümeye çalışır, konuşmaya başlayan çocuk, devamlı konuşur.
Gelişim dönemlerinin bilinmesi ruh sağlığı için de önemlidir. Ruhsal gelişimin yolunda gidip gitmediğini anlamamızı sağlar. Çocukluk yaşantılarının bilinmesi, kişinin ruhsal uyumsuzluklarının ve sorunlarının aydınlatılması bakımından önem taşır. S. Freud, insanın çocukluk yaşantısının yetişkin dönemini etkilediğini vurgulamakta, “kişiliğin temeli ilk beş-altı yılda atılır” demektedir. Ona göre uyumlu bir kişilik için gelişim basamaklarının uygun aşılması etkili olabilmektedir.
Çocuk psikologları da ruhsal gelişimdeki sorunları erkenden yakalayarak, sürekli hale gelmeden önlemeye çalışmaktadırlar. Ruhsal gelişim, inişler, çıkışlar, hızlanmalar, yavaşlamalar gösterir. Zekâca yaşıtlarından gelişmiş bir çocuk,ruhsal olarak onlarla aynı seviyeye gelmemiş olabilir, örneğin, okumayı öğrenmiş bir çocuk hala altını ıslatabilmekte ya da okula başladığında annesinden ayrılmakta zorlanmaktadır.
Ruhsal gelişim dönemleri bıçakla kesilmiş gibi kesin çizgilerle ayrılmaz. Bir önceki dönemin özellikleri belli bir süre yeni gelinen dönemde de devam eder. Çocuk bu dönemlerde kazandığı yetenekleri özümleyerek kişiliğini oluşturur. Bir dönemdeki geri kalma veya yanlış öğrenmeler sonraki dönemleri de olumsuz etkileyecektir.
ÇOCUKTA PSİKOLOJİK GELİŞİM DÖNEMLERİ
Süt Çocukluğu Dönemi (0-12. Aylar)
- Biberon Kullanımının Bebeğin Ruhsal Gelişimi Üzerinde Olumsuz Etkisi Var mıdır?
- Bebek Ağlayınca Anne Hemen Koşmalı mıdır?
- Bebeğe Ninni Söylemek, Sallamak Sağlıklı mıdır?
- Bebek İçin Emzik Gerekli midir?
- Sık Sık Bakıcı Değiştirmek Sakıncalı mıdır?
- Annenin Bebekten Kısa ya da Uzun Süreli Ayrılıkları
- Çalışan Anne